Merkez Bankası Döviz Kuru | |||
ALIŞ | SATIŞ | ||
USD | 34,4372 | 34,4992 | |
EURO | 36,3826 | 36,4482 | |
Konuyla alakalı yine, Kerkük doğumlu Irak Türkmen Cephesi’nin Kurucu Üyesi ve 2006-2010 ITC Dış İlişkiler koordinatörü 2010-2019 ITC Türkiye Temsilcisi görevini üstlenen Irak Siyasi Partiler Kanununa göre ITC’nin resmî kurucu üyelerinden Dr. Hicran Kazancı’nın kaleme aldığı dikkat çeken yazısına yer vereceğiz.
Kazancı, “Türkmen toplumunu bağrından çıkıp kendilerini temsil eden siyasi müessesenin, özellikle 2003 Saddam sonrasında başkanlık koltuğuna gelen başkanlarının entelektüel birikimleri olmadığı gibi, toplum veya siyasi parti yönetimi, kriz yönetimi veya müzakere yürütme konularında da yetersizler. Şahsi çıkarlarını Türkmen toplumun çıkarlarına tercih ettikleri için ve yetersizlikleri nedeniyle deneme yanılma yöntemi ile Türkmen toplumunu temsil eden siyasi yapıyı yönetiyorlar. Neticesinde önce tosluyorlar, kuruma zarar verip toplumu perişan ediyorlar, sonra başladıkları noktaya geri dönüp sanki hiçbir hata yapmamış gibi kaldıkları yerden devam ediyorlar.
Klasik Ortadoğu/şark kurnazlığı kelime oyunlarıyla mantık hamleleri yaparak, Kerkük başta olmak üzere diğer Türkmeneli bölgesindeki büyük yenilgilerini eleştirenleri “Türkmen düşmanı” olarak göstermeye çalışıyorlar. Bu tutum, liyakatsiz, bilgisiz, öngörüsüz ve vizyonsuz kişilerin karakterini yansıtan bir davranıştır. Türkmen siyasetçileri, beceriksizliklerini, başarısızlıklarını örtmek için kimlik ve ideolojik söylemleri kullanmakta ve Türkmen toplumunun içerisindeki küçük/dar bir amatör kitleye oynamaktalar. Türkmen milletinin ekseriyeti entelektüel, yetişmiş insanlar olduğundan Türkmen yönetici/siyasetçilerini görmek ve duymaktan bıkmış durumdalar.
Irak Türkmen Cephesi kimsenin malı değil açıklaması ise son derece manipülatif ve acemilik kokan, düşülen telaşı yansıtan bir açıklamadır. Türkmen toplumu daha iyi samimi ve dürüst liderleri hak ediyor.
Türkiye’nin uzun yıllardan beri Irak’a yönelik politikasının merkezinde yer alan Türkmenler, son dönemde uygulanan yanlış politikalardan dolayı Irak’ın siyasi denkleminden uzaklaştırılmasına, neredeyse Irak’ta adı bile anılmamaya yol açtı. Yani, son dönemde Irak Türkmenler noktasında yapılan eylemsel hataların neticesinde Irak’ta köşeye sıkıştırılan bir topluluk konumuna düşürüldü Türkmenler.
Türkmen politikası bağlamında Türkiye’nin yakın geçmişin özeti şuydu. Sahip çıkıldığı iddia edilen, politik ve diploması kulvarlardan ziyade daha çok güvenlik temelli ilişki, hatta çok marifetmiş gibi kendi iç politikalarındaki ayrılıkların birebir temsil edildiği bir topluluk haline geldi Türkmenler.
Bütün bu gelişmelere rağmen Irak Türkmenleri, Irak siyasetinin en önemli aktörlerinden birisi olmaya hala aday. Ancak bunun için mevcut şartları daha da doğru analiz etmemiz, soğukkanlı davranmamız, geçmişteki duygusal yaklaşımların dışına çıkarak kendi siyasi duruşlarımızı belirlemek gerekiyor.
Türkiye, söz konusu duruşumuza dikkatle ve geleceğe bakan bir yaklaşımla destek vermesi gerekiyor.
Dr. Hicran Kazancı